Dr. Çelik Fulbright eğitim programını anlattı
"FULBRİHGT PROGRAMI ABD HEGEMONYASI İÇİN KURGULANMIŞTIR"
Birlik Vakfı Konya Şubesi'nin "Her Hafta Birlikteyiz" konferanslarında Fulbright eğitim programını anlatan NEÜ Öğretim Üyesi Dr. H. İbrahim Çelik, eğitimde Amerika hegemonyasını amaçlayan sistemin, ABD markalarını seven, Hollywood oyuncuları gibi olmaya çalışan bir gençlik meydana getirdiğini söyledi
Birlik Vakfı Konya Şubesi'nin, "Her Cumartesi Birlikteyiz" konferanslarında bu hafta eğitim sistemi masaya yatırıldı. Konferansa konuşmacı olarak katılan Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Sosyal Beşeri Bilimler Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Halil İbrahim Çelik, Fulbright Programı (Türk Eğitim Sisteminde ABD Etkisi) başlıklı konferansta Türk eğitim sisteminin Amerika etkisiyle geldiği noktayı anlattı.
William Fulbright tarafından kurulan eğitim sisteminin, ABD'nin 1946 sonrası dünyada hegemonya kurma çabalarına dayalı, uzun vadeli bir eğitim programı olduğunu dile getiren Dr. Çelik, 70 yıldır yoluna istikrarlı bir şekilde devam eden sistemin, tüketen, zihin ve kültür inşası üzerine yeni bir insan tipi üretme projesi olduğunu, Türk eğitim sisteminin ise Fulbright sisteminin etkisi altında kaldığını ifade etti.
Fulbright'ı "ABD'nin 2. Dünya Savaşı'ndan sonra daha önce Roma ve Osmanlı'nın kurduğu hegemonya gibi dünyanın geri kalanını modernleştirme(!) politikasını uygulama araçlarından birisi ve kendi ekseninde ve kontrolünde barış sistemini kuracak eğitim yatırımıdır" cümlesiyle tanımlayan Dr. Çelik, programın, ABD liderliğinde yeni bir dünya hedeflediğini söyledi.
Dr. Çelik, Türkiye ile ABD arasında 1949 yılında imzalanan Fulbright Eğitim İşbirliği anlaşması hakkında şu bilgileri verdi:
"Fulbright'ın yalnız Türkiye'ye ait olduğuna dair yanlış bir algı var. 165 ülkede karşılıklı öğrenci, akademisyen ve yönetici değişimine dayalı eğitim ve tecrübe paylaşımı programı. Dünyanın her yerinden üstün öğrenciler, ABD'de yükseköğrenim görecek, sonra ülkelerine dönerek, üst mevkilerde görev alacaklar. Mali kaynakların çoğu ABD bütçesinden karşılanıyor. William Fulbright bu sistem ile ABD hegemonyasında bir eğitim sistemi ve küresel hakimiyet gerçekleştirmek istemiştir. Türkiye'ye yönelik özel bir ilgisi var. Bir Fulbright uzmanı Türkiye'de, örneğin tarih dersi saatinin azaltılıp Osmanlı ve Selçuklu tarihinin anlatılmasına gerek olmadığını söylerken, kendi ülkesi için tarih dersi saatinin artırılması gerektiğini raporluyor. Türk eğitim sistemi 4. 5. 6. Eğitim Şuraları ile yeniden yapılandırılırken, buraya katılan ABD'liler, raporlarıyla eğitim sistemimizi etkilemişlerdir. Fulbright bugün yeni yapılanmalarla devam ediyor. Üniversitelerin bu programa öğrenci gönderme sayısı prestij olarak gösteriliyor. Fulbright, yeni bir dünya kurmak, ortak kültür, barış köprüleri kurmak, dünyanın yeni yöneticileri arasında eğitimle network sağlamak, dünyayı tek tip bir küreye dönüştürerek, ABD liderliğinde birleştirmek felsefesi üzerine kurulu. Sonuçta ABD markalarını beğenen, Hollywood filmlerindeki gibi yaşayan, tüketen bir gençlik ortaya çıkıyor."
Katılımcılarının sorularının da cevaplandırıldığı konferans sonunda Birlik Vakfı Konya Şube Başkanı Abdi Parlak, Dr. H. İbrahim Çelik'e günün anısına tablo hediye etti.
Birlik Vakfı Konya Şubesi'nin "Her Hafta Birlikteyiz" konferanslarında Fulbright eğitim programını anlatan NEÜ Öğretim Üyesi Dr. H. İbrahim Çelik, eğitimde Amerika hegemonyasını amaçlayan sistemin, ABD markalarını seven, Hollywood oyuncuları gibi olmaya çalışan bir gençlik meydana getirdiğini söyledi
Birlik Vakfı Konya Şubesi'nin, "Her Cumartesi Birlikteyiz" konferanslarında bu hafta eğitim sistemi masaya yatırıldı. Konferansa konuşmacı olarak katılan Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Sosyal Beşeri Bilimler Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Halil İbrahim Çelik, Fulbright Programı (Türk Eğitim Sisteminde ABD Etkisi) başlıklı konferansta Türk eğitim sisteminin Amerika etkisiyle geldiği noktayı anlattı.
William Fulbright tarafından kurulan eğitim sisteminin, ABD'nin 1946 sonrası dünyada hegemonya kurma çabalarına dayalı, uzun vadeli bir eğitim programı olduğunu dile getiren Dr. Çelik, 70 yıldır yoluna istikrarlı bir şekilde devam eden sistemin, tüketen, zihin ve kültür inşası üzerine yeni bir insan tipi üretme projesi olduğunu, Türk eğitim sisteminin ise Fulbright sisteminin etkisi altında kaldığını ifade etti.
Fulbright'ı "ABD'nin 2. Dünya Savaşı'ndan sonra daha önce Roma ve Osmanlı'nın kurduğu hegemonya gibi dünyanın geri kalanını modernleştirme(!) politikasını uygulama araçlarından birisi ve kendi ekseninde ve kontrolünde barış sistemini kuracak eğitim yatırımıdır" cümlesiyle tanımlayan Dr. Çelik, programın, ABD liderliğinde yeni bir dünya hedeflediğini söyledi.
Dr. Çelik, Türkiye ile ABD arasında 1949 yılında imzalanan Fulbright Eğitim İşbirliği anlaşması hakkında şu bilgileri verdi:
"Fulbright'ın yalnız Türkiye'ye ait olduğuna dair yanlış bir algı var. 165 ülkede karşılıklı öğrenci, akademisyen ve yönetici değişimine dayalı eğitim ve tecrübe paylaşımı programı. Dünyanın her yerinden üstün öğrenciler, ABD'de yükseköğrenim görecek, sonra ülkelerine dönerek, üst mevkilerde görev alacaklar. Mali kaynakların çoğu ABD bütçesinden karşılanıyor. William Fulbright bu sistem ile ABD hegemonyasında bir eğitim sistemi ve küresel hakimiyet gerçekleştirmek istemiştir. Türkiye'ye yönelik özel bir ilgisi var. Bir Fulbright uzmanı Türkiye'de, örneğin tarih dersi saatinin azaltılıp Osmanlı ve Selçuklu tarihinin anlatılmasına gerek olmadığını söylerken, kendi ülkesi için tarih dersi saatinin artırılması gerektiğini raporluyor. Türk eğitim sistemi 4. 5. 6. Eğitim Şuraları ile yeniden yapılandırılırken, buraya katılan ABD'liler, raporlarıyla eğitim sistemimizi etkilemişlerdir. Fulbright bugün yeni yapılanmalarla devam ediyor. Üniversitelerin bu programa öğrenci gönderme sayısı prestij olarak gösteriliyor. Fulbright, yeni bir dünya kurmak, ortak kültür, barış köprüleri kurmak, dünyanın yeni yöneticileri arasında eğitimle network sağlamak, dünyayı tek tip bir küreye dönüştürerek, ABD liderliğinde birleştirmek felsefesi üzerine kurulu. Sonuçta ABD markalarını beğenen, Hollywood filmlerindeki gibi yaşayan, tüketen bir gençlik ortaya çıkıyor."
Katılımcılarının sorularının da cevaplandırıldığı konferans sonunda Birlik Vakfı Konya Şube Başkanı Abdi Parlak, Dr. H. İbrahim Çelik'e günün anısına tablo hediye etti.