TBB Eğitim ve Yerel Yönetimler Çalıştayı
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk: "Eğitim bir millet, bir memleket ödevidir. Onu yüceltmek ve yükseltmek zorundayız. Bu resmi bir vazife değildir."
TBB Başkanı Fatma Şahin: "Gençlerin hayatına dokunmamız lazım. Dokunamazsak elimizden kayıp giderler."
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) iş birliğinde düzenlenen 'Eğitim ve Yerel Yönetimler Çalıştayı' Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un katılımıyla TBB hizmet binasında başladı.
Toplantıya, Yerel Yönetimler Politikaları Kurulu üyeleri, belediye başkanları, MEB personeli, akademisyenler, kamu kurumları ve STK temsilcileri, okul aile birliklerinden temsilciler ile öğrenciler katıldı.
TBB ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, dünyanın onuncu büyük ekonomisi olma hedefinde ilerlerken en önemli kısmın beşeri sermaye ve insana yatırım olduğunu belirterek bu yolda emin adımlarla ilerlediklerini söyledi. Medeniyet kodlarımızın bunu emrettiğini hatırlatan Şahin, "Bugün sevgili Peygamberimizin doğum gününü kutluyoruz. İlk vahiy; 'oku'. Dolayısıyla bizim okuyarak gitmemiz gereken çok önemli bir medeniyet yolculuğumuz var." dedi.
Belediyelerin kaynaklarını doğru ve verimli kullanmasının önemine dikkat çeken Başkan Şahin, en az kaynakla en verimli çalışmaların hayat geçirilmesi gerektiği ifade etti. Başkan Şahin, artık şehirlerin yarıştığı bir dönemde dünyadaki gelişmeleri yakından takip etmek gerektiğine vurgu yaparak; "Bugün Paris Belediye Başkanı ne konuşuyorsa bizim de onu konuşmamız lazım." dedi. Günümüzde altyapı belediyeciliğinin bittiğini, onun yerini insanı ve eğitimi önceleyen bir anlayışın aldığını söyleyen Şahin, Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin eğitim çalışmalarına ilişkin detaylı bilgiler aktardı. Şahin, genç nüfusun büyük bir güç olduğunu ve bu gücün iyi değerlendirilmesinin çok önemli olduğunu belirterek, "Ben mühendisim, tereciye tere satamam. Dünyaya baktığımız zaman Finlandiya modelinde yereli çok güçlendirmiş bir hukuki alt yapı var. 'Hayat Boyu Öğrenme'de neler yapacağız? Eğitim hayatı yalnızca örgün eğitimle midir? Eğitime ulaşılabilirliği konuşmamız lazım. Gençlerin hayatına dokunmamız lazım. Dokunamazsak elimizden kayıp giderler. Ciddi bir koordinasyonla gücümüzü birleştirmemiz ve kaynakları doğru kullanmamız lazım. Gerekirse bir köprü yapmayalım. Gönül köprüleri kurmak daha önemli. Sayın Cumhurbaşkanımızın belediye başkanlığı döneminde hayata geçirdiği İSMEK modelini uygulamamız lazım. Doğru çalışan bir sistem var. Yeniden model üretmemize gerek yok. Çince bile kurs veriyoruz. Böyle bir dünyada kendimizi yenilememiz lazım."
Toplantıya katılmaktan memnuniyet duyduğunu ifade eden Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, uzun süredir yerel yöneticilerle bir araya gelmek istediğini belirtti. Dünyada eğitim alanında başarılı ülkelerde eğitimin doğrudan doğruya yerel yönetimlerin sorumluluğu altında olduğunu aktaran Selçuk, Türkiye'de eğitimi geliştirmek için yerel yönetimlerle beraber yürüdüklerini söyledi. Toplantının son derece işlevsel sonuçlara yol açacağını umduğunu kaydeden Bakan Selçuk, eğitimin bir millet ödevi olduğuna vurgu yaparak; "Eğitim bir millet ödevi, bir memleket ödevidir. Onu yüceltmek ve yükseltmek zorundayız. Bu resmi bir vazife değildir." dedi.
Bakan Selçuk, belediyelerin kendileri için çok önemli bir paydaş olduğuna dikkat çekerek, "Önemli bir çağa şahitlik ediyoruz. Tarım, sanayi, bilgi toplumunu gördük. Düven de sürdük, traktör de. Bizim neslimize özel bir yüklenme oldu. Bugün dijital platformda da izler sürüyoruz. Çocuklarımızı geleceğe hazırlamak için elimizde çok imkânımız ve hareket kabiliyetimiz var. Sizlerle kol kola olursak daha rahat hissedeceğiz." dedi. Eğitim kökenli belediye başkanlarının eğitim konusuna daha hassasiyetle yaklaştıklarını belirten Bakan Selçuk, bu hassasiyeti tüm belediyelerin göstermesi gerektiğinin altını çizdi. Dünyadaki başarılı örneklere bakıldığında eğitimle ilgilenen kurumların inşaat, onarım, tadilat gibi işlerle değil yalnızca ARGE, kalite ve eğitim süreçleriyle ilgilendiğine vurgu yapan Selçuk, ülkemizin zor bir coğrafyada yer aldığını hatırlatarak farklı coğrafyalar, farklı iklimler ve farklı imkânların kendilerini zorladığını ancak zamanla bu farklılıkları azaltmayı ve eğitimin sürdürülebilirliğini artırmayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.
Protokol konuşmalarının ardından katılımcılar farklı konu başlıklarında oluşturulan beş komisyonda bir araya gelerek, eğitimde yerel ihtiyaçlar, mevcut sorunlar ve çözüm önerilerini değerlendirecek.
TBB Başkanı Fatma Şahin: "Gençlerin hayatına dokunmamız lazım. Dokunamazsak elimizden kayıp giderler."
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) iş birliğinde düzenlenen 'Eğitim ve Yerel Yönetimler Çalıştayı' Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un katılımıyla TBB hizmet binasında başladı.
Toplantıya, Yerel Yönetimler Politikaları Kurulu üyeleri, belediye başkanları, MEB personeli, akademisyenler, kamu kurumları ve STK temsilcileri, okul aile birliklerinden temsilciler ile öğrenciler katıldı.
TBB ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, dünyanın onuncu büyük ekonomisi olma hedefinde ilerlerken en önemli kısmın beşeri sermaye ve insana yatırım olduğunu belirterek bu yolda emin adımlarla ilerlediklerini söyledi. Medeniyet kodlarımızın bunu emrettiğini hatırlatan Şahin, "Bugün sevgili Peygamberimizin doğum gününü kutluyoruz. İlk vahiy; 'oku'. Dolayısıyla bizim okuyarak gitmemiz gereken çok önemli bir medeniyet yolculuğumuz var." dedi.
Belediyelerin kaynaklarını doğru ve verimli kullanmasının önemine dikkat çeken Başkan Şahin, en az kaynakla en verimli çalışmaların hayat geçirilmesi gerektiği ifade etti. Başkan Şahin, artık şehirlerin yarıştığı bir dönemde dünyadaki gelişmeleri yakından takip etmek gerektiğine vurgu yaparak; "Bugün Paris Belediye Başkanı ne konuşuyorsa bizim de onu konuşmamız lazım." dedi. Günümüzde altyapı belediyeciliğinin bittiğini, onun yerini insanı ve eğitimi önceleyen bir anlayışın aldığını söyleyen Şahin, Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin eğitim çalışmalarına ilişkin detaylı bilgiler aktardı. Şahin, genç nüfusun büyük bir güç olduğunu ve bu gücün iyi değerlendirilmesinin çok önemli olduğunu belirterek, "Ben mühendisim, tereciye tere satamam. Dünyaya baktığımız zaman Finlandiya modelinde yereli çok güçlendirmiş bir hukuki alt yapı var. 'Hayat Boyu Öğrenme'de neler yapacağız? Eğitim hayatı yalnızca örgün eğitimle midir? Eğitime ulaşılabilirliği konuşmamız lazım. Gençlerin hayatına dokunmamız lazım. Dokunamazsak elimizden kayıp giderler. Ciddi bir koordinasyonla gücümüzü birleştirmemiz ve kaynakları doğru kullanmamız lazım. Gerekirse bir köprü yapmayalım. Gönül köprüleri kurmak daha önemli. Sayın Cumhurbaşkanımızın belediye başkanlığı döneminde hayata geçirdiği İSMEK modelini uygulamamız lazım. Doğru çalışan bir sistem var. Yeniden model üretmemize gerek yok. Çince bile kurs veriyoruz. Böyle bir dünyada kendimizi yenilememiz lazım."
Toplantıya katılmaktan memnuniyet duyduğunu ifade eden Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, uzun süredir yerel yöneticilerle bir araya gelmek istediğini belirtti. Dünyada eğitim alanında başarılı ülkelerde eğitimin doğrudan doğruya yerel yönetimlerin sorumluluğu altında olduğunu aktaran Selçuk, Türkiye'de eğitimi geliştirmek için yerel yönetimlerle beraber yürüdüklerini söyledi. Toplantının son derece işlevsel sonuçlara yol açacağını umduğunu kaydeden Bakan Selçuk, eğitimin bir millet ödevi olduğuna vurgu yaparak; "Eğitim bir millet ödevi, bir memleket ödevidir. Onu yüceltmek ve yükseltmek zorundayız. Bu resmi bir vazife değildir." dedi.
Bakan Selçuk, belediyelerin kendileri için çok önemli bir paydaş olduğuna dikkat çekerek, "Önemli bir çağa şahitlik ediyoruz. Tarım, sanayi, bilgi toplumunu gördük. Düven de sürdük, traktör de. Bizim neslimize özel bir yüklenme oldu. Bugün dijital platformda da izler sürüyoruz. Çocuklarımızı geleceğe hazırlamak için elimizde çok imkânımız ve hareket kabiliyetimiz var. Sizlerle kol kola olursak daha rahat hissedeceğiz." dedi. Eğitim kökenli belediye başkanlarının eğitim konusuna daha hassasiyetle yaklaştıklarını belirten Bakan Selçuk, bu hassasiyeti tüm belediyelerin göstermesi gerektiğinin altını çizdi. Dünyadaki başarılı örneklere bakıldığında eğitimle ilgilenen kurumların inşaat, onarım, tadilat gibi işlerle değil yalnızca ARGE, kalite ve eğitim süreçleriyle ilgilendiğine vurgu yapan Selçuk, ülkemizin zor bir coğrafyada yer aldığını hatırlatarak farklı coğrafyalar, farklı iklimler ve farklı imkânların kendilerini zorladığını ancak zamanla bu farklılıkları azaltmayı ve eğitimin sürdürülebilirliğini artırmayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.
Protokol konuşmalarının ardından katılımcılar farklı konu başlıklarında oluşturulan beş komisyonda bir araya gelerek, eğitimde yerel ihtiyaçlar, mevcut sorunlar ve çözüm önerilerini değerlendirecek.